DİN GÖNÜLLÜSÜ
İslâm Âleminde.
Âlimlerin yeri büyüktür.
Âlimler sâyesinde İslam dîni bir çok hurafeden kurtulmuş ve gelişmiştir. Tasavvuf da bu Âlimler ve Evliyâlar sâyesinde doğmuştur.
Âlimler Peygamberin Yeryüzündeki Mîrasçılarıdır. Âlimlerin Girdiği Heryer Allâh'ın Hay ismiyle âdeta neşelenir, Aydınlanır.
Müslümanların önderi Allah Resulü'dür.
Her Müslüman'ın da örnek alacağı kişidir. Ne mutlu onun yolunda gidenlere,
ne mutlu peygamber efendimizin vârisi olanlara.
Cübbesi BEYAZ, KALBİ KARA olan
kullarından eyleme bizleri yârabbi.
Âlimlerle oturanın ilmî ve takvası artar.
Âlim’in yanında dilini,
Arif’in yanında kalbini tut.
Âlimler soru sorulmayınca konuşmazlarmış.
Sükut âlimin süsü,
Câhilin örtüsüdür.
Âlimin bir kelâmı la'l u mercân incidir.
Câhilin her kelâmı günde bin can incitir.
Bin âlim bir araya gelse
yine de bir câhili iknâ edemez.
Bu ilmin acziyetinden değil,
Cehâletin hadsizliğindendir.
Bir gün Mustafa Efendi’nin tekkesine
medrese tahsili görmüş bir kişi geldi.
Şeyhin yanına oturdu.
Şeyh Efendi, sükut hâlindeydi.
Beklemekten sıkıldı.
- Efendi, böyle sükut etmek yerine burada toplanan insanlara sohbet etseniz ve onlara islamdan bir şeyler öğretseniz daha iyi olmaz mı?
> Mustafa Efendi, hiç cevap vermedi.
> Adam çıkıp gitti.
> Olayı izleyen müritlerinden biri:
- Efendim, adam sizi azarlar gibi konuştu.
Niye cevap vermediniz? deyince
Mustafa Efendi: Sükutumuzu anlamayan, Sözümüzü hiç anlamaz, diyerek sükut hâlini kavramanın önemine işâret etmiştir.
Bir kişinin hâli, Bin kişinin sözünden
daha güzeldir, daha tesirlidir.
(Gümüşhane- Şiran'lı Mustafa Efendi ks)
Gerek yok her sözü af ile beyâna
Bir bakış, Bin söz eder,
Bakıştan anlayana.
Nazım Hikmet'in Dediği Gibi;
Konuşmayı severim fakat herkesle değil.
Sevdiğim biriyle saatlerce konuşabilirim ama sevmediğim biri olunca ağzımı bıçak açmıyor. Susmakta bir konuşma biçimidir. Lüzumsuz boş konuşmak Gümüşse, Susmak Altındır.
Âlim câhilin her hâlini bilir.
Çünkü bir zamanlar kendiside câhildi.
Fakat câhil âlimin hâlinden anlamaz.
çünkü hiç âlim olmadıki.
Âlimler ölsede yaşarlar.
Câhiller yaşasada ölürler..
(Hz Ali r.a)
Âlimin ölümü,
Âlemin ölümü gibidir.
(Hadîs-i Şerif)
Âlimler güneş gibidir.
Dünyâyı aydınlatırlar.
Gerçek âlim öldükten sonra da dünyayı aydınlatmaya devam ederler.
Allah (C.C) yolumuzu aydınlatanlardan râzı olsun. Allah, yolumuzu aydınlatanlardan eylesin.
Din görevlisi demek. okuyan, araştıran,
paylaşan, aydın bilgili insan demektir.
Araştırmalarınla insanları aydınlat.
İnsanlara ilminle ve sözünle öğüt ver.
Aydın bir din adamının aydınlatmadığı
Toplumu; ŞARLATANLAR karartır.
İyi müslüman caminin içinde değil,
Dışında belli olur.
Caminin içinde herkes iyi mübarek,
Orada iş kolay, Dışarıda nasılsın?
İmam camide namaz kıldıran değildir.
Toplumun önde olanıdır.
Camide ki imam maaşını düşünür.
Toplumun imamı toplumu düşünür.
İmam ve cemaat dirilmeden toplum dirilmez.
İmam güneş gibidir her yere doğacak
her yeri aydınlatacak ısıtacak.
İmamın görevi câmide başlamaz
sokakta başlar.
Vatandaşı yanına alamayan, Vatandaşlarla, Camii cemaati ile içli dışlı olmayan hiçbir kurum hiçbi teşkilat hiçbir insan başarılı olamaz.
İnsanların kalbine girmenin yolu onlara verilen DEĞERDEN geçer. Personeline değer veren, onları bu şekilde motive eden kıymetli ÂMİRLERİMİZE en kalbi muhabbetlerimi sunar, çalışmalarınızda üstün başarılar dilerim.
Dışlayıcı bir insan, Âmirde olsa,
İmam da olsa dışlanır.
İmam: Kendisi olmadığı zaman
Görevini yapacak birini yetiştirmelidir. İmamlık ve Müezzinlik yapabilecek birilerini mutlaka yetiştirmelidir.
İmam: Kendisiyle uyumlu.
Cemaatle ve Toplumla uyumlu olmalı.
Bilesiniz ki, Allah'ın dostlarına hiçbir korku yoktur. Onlar üzülmeyeceklerdir de. Onlar îman etmiş ve Allah'a karşı gelmekten sakınmış olanlardır.
(Yûnus, 10/62-63)
■Başkalarının anlattığı hikâyelerle insanları yargılama, Bakarsın yârın
senin için de bi hikâye anlatırlar...
Daha senin imtihanın bitmedi.
Şunu aslâ unutma!
Sözü götürüp getirene,
Sözü söyleyenden daha fazla dikkat et.
Hançeri Saplayan Adam
Bir Adam, Hoca efendiye gelerek falanca senin hakkında konuştu Dedi kodu gıybet yaptı dedi. Hoca efendi de cevâben;)
Kendi defteridir istediğini yazar.
O, Adam bana ok attı tutturamadı.
Fakat sen O oku getirdin kalbime
hançer gibi batırdın dedi.
Laf Taşıyan Birine Şöyle Deyiniz;)
Tesbih Taşı, Laf Taşıma.
En zor iş adam idâre etmektir.
En zor iş idâreci olmaktır.
Kamu Kurumlarına alınacak MEMURlardaki şartlardan biri en önemlisi olgunluğuna bakılarak alınmalı.
(ODUN, KAL, KALAS BİR İNSANIN KİMSEYE FAYDASI OLMAZ.
(Kendine bile faydası olmaz)
Bir kurumda ne kadar başarı varsa disiplinli âmirin ve personelindir.
Ne kadar eksiklik kusur varsa amîrindir ve âmirden kaynaklanır.
Vazifeyi İhmâle Sürükleyen Merhâmet Memlekete İhânettir.
Türkiye de en asık suratlılar yöneticiler ama hepsi iyi insalar. Sordum NEDEN?
Asık suratlı olmayanları
yönetici yapmıyorlar dediler.
Akıllı kimsenin mertebesi yükseldikçe tevâzûu artar.(Hz İdris)
Müslüman'a Tevâzü olmak yakışır.
Allah bizi mutâvâzi olmaktan ayırmasın.
Allah bizi Mütevâzi olan kullarından eylesin.
Olgun ve akıllı kişilerde,
Zerre kadar kibir bulunmaz.
Kibirli İnsan Ahmaktır.
Bir insanın kalbinde ne kadar kibir varsa, Aklında da o kadar noksanlık
var demektir.
Dıştaki kibir
İç teki fakirliğin eseridir.
Kötü İnsan Kimdir?
1- İnsanların iffetiyle, nâmusuyla ekmeğiyle oynayanlardır.
Gün gelir senin de iffetinle, nâmusunla ekmeğinle oynarlar. Yol uzun.
Daha senin imtihanın bitmedi.
Kimse kimseyi kınamasın
Herkes kendini (nefsini) kınasın.
Kendi ayıbı ile yüzleşmeyen,
Elinde fenerle senin gölgende kusur arar.
Kendine yapılmasını istemediğin
bir şeyi başkasına yapma.
Meyvesi çok olan ağacın
Dalı başını yere eğer.
Meyvesiz ağaca kimse taş atmaz.
Kimseden daha iyi olmadığınızı anlayacak kadar mütevâzi,
Herkesten farklı olduğunuzu
kavrayacak kadar bilge olun.
İbâdetlerin en faziletlisi Tevâzüdür.
(Hz Aişe)
Kim mütevâzi olursa Allah onu yüceltir.
Âlimlere Hacılara Hocalara
Zenginlere, Makam Mevkî sahiplerine
Mü'minlere, Müslüman'a Tevâzü olmak yakışır. Allah bizi mutâvâzi olmaktan ayırmasın. Allah bizi Mütevâzi olan kullarından eylesin. İnsanı insan eden çektiği acılardır ve ilimdir.
İslam ahlakıyla yaşamayı ve
islam ahlakıyla ölmeyi nasip etsin.
Allah Kuran ahlâkı nasip etsin.
Îman kuran nasip etsin.
Allahü teâlâ, kendini beğenip övünen
hiç kimseyi sevmez.
(Lokman Sûresi, 18)
(Nîsâ, 36)(Hadid, 28)
(Müminun, 1. Âyet)
وَلَا تُصَعِّرْ خَدَّكَ لِلنَّاسِ وَلَا تَمْشِ فِي الْاَرْضِ مَرَحًاۜ
اِنَّ اللّٰهَ لَا يُحِبُّ كُلَّ مُخْتَالٍ فَخُورٍۚ
Küçümseyerek surat asıp insanlardan yüz çevirme ve yeryüzünde böbürlenerek yürüme. Allah'u Teâlâ kendini beğenip övünen hiç kimseyi sevmez.
(Lokman, 18)
Şımarıp böbürlenmek, insanlara gösteriş yapmak ve (halkı) Allah yolundan alıkoymak için yurtlarından çıkanlar
(Mekke müşrikleri) gibi olmayın.
Allah onların yaptıklarını kuşatıcıdır.
(Enfâl, 8/47)
❤️Biz insanı kaliteli yarattık.
Ey insan! Niye kibirlisin?..
https://youtube.com/shorts/Y0r4hX9JG-U?si=ZeXpMXqcd62_5Bfu
En Kötü Hastalık: Kibir
Kibir, başkalarını küçük görerek nefsini onlardan üstün saymaktır. Kimi zaman soyluluk, güzellik, fiziksel güç gibi yaratılıştan gelen birtakım özellikleri; Kimi zaman da Allah'ın kendisine sonradan bahşettiği zenginlik, makam, ilim ya da nüfuz gibi nimetler, insanı kendini beğenmeye sevk eder. İnsan zamanla çevresindekileri küçük görerek kendisinin "en üstün" olduğu hissine kapılır ve böylece kibir hastalığına yakalanır.
Kibir kötü bir huydur ve haramdır.
Kibir felâketi ve utancı berâberinde getirir. Kibirli insan pimi çekilmiş canlı bomba gibidir.
Kibirli insan zâlim insan demektir.
Kibirli insan soğan sarmısak kokan insana benzer. Herkes ondan kaçar.
Kibir Hastalıktır.
Kibir Şeytandandır.
Kibir, insanı Firavun yapar.
Kibirli olursan, Kabirde alçalırsın.
Kibir ve İnat, Bir kişinin kendini önce mükemmel görmesini sağlar; sonra da sonunu getirir ve Helak olur.
Allâh'ım, İsraftan, Cimrilikten, Kibirden bizleri koru. Müslüman kendini hatâsız görerek kibre kapılmaz.
Allah Teâlâ namazı kibirden uzaklaşmanız için size Farz kıldı.
(Hz Fâtıma r.a)
Kibir Çirkindir.
En çirkin kibir çocuğun babasına,
Talebenin hocasına,
Kadının kocasına olan kibiridir.
KİBİR: Haram'dır.
HÂBİL: Mazlum. KÂBİL: Zâlim
İkisi de İNSAN soyu
İyilik ve kötülük
Hâbil ve Kâbilden beri hiç değişmedi.
Arsızlar güçlü olunca
Haklılar da suçlu oluyor.
Allah kibirli olanları sevmez.
Haydi, içinde ebedî kalacağınız cehennemin kapılarından girin.
Büyüklük taslayanların,
Kibirlilerin yeri ne kötüdür!
(Nahl Sûresi, 23-29. Âyet Cüz: 14)
Bir insan kendini âlim zannettiği an câhildir. Dîne en büyük zararı, gene din âlimleri verir. Dîni isteklerine âlet edenin başı dertten kurtulmaz.
Toplumlar âbad olur, Âlimleri âlimse;
Toplumlar berbâd olur, Âlimleri zâlimse.
Âlim bozulunca, Âlem bozulur.
İstediğin kadar hacca git. Namaz kıl.
Eğer eşine eziyet ediyorsan.
Amirsin, memuruna emrin altındakilere eziyet ediyorsan veyâ komşuna eziyet ediyorsan. Hiçbir ibâdetin seni son nefeste îmânını kurtaramaz.
Kula zulüm yapanın âkibeti sonu berbat olur. Kötü son kaçınılmaz olur.
Ne olur yalvarıyorum
Kimseyi hak etmediği
Makâma getirmeyin.
Nîmet onların,
Vebâli sizin olur...
(Şu an en büyük sorunumuz bu)
Bir insanı lâyık olmadığı yere koymak Zulümdür.
Emâneti Ehline Veriniz.
Emâneti ehline vermezsen
kıyâmeti bekle.
Mânâsı; Kemâl'e erene kadar daha çok kişinin canını yakar...Daha çok insanın ocağını söndürür. Ekmeğiyle oynar.
Psikolojisini bozar...
Kişiliğini makamdan alanlar,
Makamdan sonra kişiliksiz kalırlar.
(Hz Ömer)
Aslında insanı bozan makam/mevki değildir. Makamlar, insanların karakterini ortaya koyar.
Bir insanı küçümsemek akılsızlık,
Çok büyük görmek de korkaklıktır...
İnsan makâma oturunca kul olduğunu unutuyor. Para Mal ve Makam delisi olan mutlaka azar. Yârabbi bizi azanlardan eyleme.
Ümmetim hakkında en çok korktuğum kimse ilmi sâdece dilinde olan itikâdı bozuk, İlmiyle amel etmeyen münafıklardır.
(Müsned-i Ahmed bin Hanbel)
Resûlullah buyurur ki: Kıyâmet gününde ilmiyle amel etmeyen âlimlerin azâbından daha büyük azab yoktur.
Ebu'd-Derda (r.a) der ki:
«Bilmeyenlere bir defa yazıklar olsun.
Bilip de yapmayanlara 70 defâ yazıklar olsun.
Bir insanın yaptığı yanlış,
meslek taşlarına, ailesine,
çevresine ve dîne zarar verir.
Her koyun kendi bacağından asılır ama
kokusu herkesi rahatsız eder zarar verir.
Umumî Gıybet Yapmayalım
Genelleme yapmak câhil basit kalitesiz insanların işidir. Herkes yanlış yapabilir.
Din görevlisi, Peygamber ve melek değildir insayn'dır.
Her insan hatâ kusur günah işler ama tövbe eder. Kınama. Allah günah işleyenleri cehenneme koymayacak TÖVBE etmeyenleri cehenneme koyacak.
Allah, Tövbe edenleri sever.
(Bakara Suresi, 222. Âyet)
Bir insan niye okur.
İnsanlara faydalı olmak için okur.
İnsanlara faydası olmayanı ölülerden
say gitsin.
Bu milletin çocuklarına,
Bu milletin geleceğine hizmet etmeliyiz.
Gelecek gençlerin,
Gençler ise Anne baba ve hocaların eseridir. Bir hoca öğrencisinin gönlünde iz bırakmalıdır.
Hoca demek, öğrencilerini seven,
eğiten insan demektir. Hoca öğrencilerini öz evlâdı gibi sevmeli ki onların okumaya arzuları artsın.
Bir insan Okuma yazmayı ve dînini kimden öğrenirse onu çok sever ve
onu ömür boyu unutmaz duâ eder.
Rabbim bizleri duâ eden ve
duâ alan kullarından eylesin.
Her koşul altında bana doğru olmayı,
İyinin yanında yer almayı ve her insanı sevmem gerektiğini öğrettiğiniz için çok teşekkür ederim.
Umarım yetiştirdiğiniz her nesil,
Gösterdiğiniz yoldan ilerler...
Canım hocalarım, Canım annem,
Canım babam.
Ben engelliyim ama engelleri aşan biriyim, Kalbi engelli olanlar engel olmasa, Ben işlerimi görevimi daha iyi yaparım.
Din görevlisi ve Öğretmen demek,
İnsanları seven eğiten insan demektir.
Nice öğretmen, İmam, Müezzin Kayyım Din görevlileri var ki, İnsanların ve Öğrencilerinin hayatlarını değiştirmiştir, Hayâtını bu yolda harcamıştır ama kimsenin haberi yok.
Öğretmen ve Din Görevlisi bir kandile benzer kendini tüketerek başkalarına
ışık verir.
Öğretmenlerimizi ve Din gönüllüsü hocalarımızı saygı minnet ve şükranla anıyorum.
Bana bir harf öğretenin
kırk yıl kölesi olurum.
(Hz Ali r.a)
Hocana hürmet et, Saygı göster.
Onlara hürmet saygı da,
Onların sözlerini dinlemekle ve
onlara hayır duâ etmekle olur.
Hocana hürmet et. Çünkü hoca hakkı ana baba hakkından fazladır.
Anan baban dünyânı mâmur ederken, Hocan âhiretini mâmur eder.
Onun içindir ki, Hocaya hürmet,
Ana babaya hürmetten efdaldir.
(İmam-ı Gazâli-Allâh ondan razı olsun)
Dîn görevlisi ve öğretmenlik çok üstün bir görevdir. ALLLÂH'IM, Bizlere okumayı yazmayı, hayâtı ve yaşamayı öğreten öğretmenlerimizden râzı ol. ALLÂH'IM, Dînimi, Îmanımı, İslam ahlâkını, Namaz, Abdest, Kuran'ı Kerim, Duâ ve Dîni bilgileri bizlere öğreten.
İyi günde, kötü günde, hep yanımızda olan bütün Hocalarımızdan râzı ol.
ALLÂH'IM, Bizim dünyâya gelmemize vesile olan ve bizi büyütüp besleyen eğiten anne babamızdan râzı ol.
Onları Cennetine koy.
İki cihanda aziz eyle.
Bizleri vefâlı eyle.(âmîn)
VEFÂ
Vefâ ne demek? Gerek hayatta iken ve gerekse öldüktendan sonra sevgiyi, ilgiyi ve duâyı devam ettirmek demektir.
Ahde vafâsızlık îmansızlıktır.(H-Ş)
Vefâ en güzel sıfattır her insan için.
Ahde vefa çok önemli.
Vefalı insanlar melek gibidir.
Görünmez ama gözetler seni.
duyulmaz ama bırakmaz seni,
dokunmaz ama korur seni,
haber dahi vermez ama,
duadan unutmaz seni.
Sıkıntılı zamanında yetişir Hızır, A.S. gibi
Rabbim vefalı insanlardan olmayı
vefalı insanlar bulmayı bizlere nasip etsin.
(Not Aynı konu SINAV duâsında var. Unutma)
Şâyet bir medeniyeti yok etmek istersen
Bunun şu üç aşaması vardır:
Aileyi yıkmak!
Eğitimi yıkmak!
Örnek olanı değersizleştirmek!
Aileyi yıkmak için,
Anneye farklı bir rol biç,
Öyle ki, Ev hanımı olmaktan utansın.
Eğitimi yok etmek için
Öğretmenleri Toplumda itibarsızlaştır,
Öyle ki öğrencileri bile ona hakaret edebilsin.
Örnek olanları gözden düşürmek için, Peygamber vârisleri Din görevlilerini, Âlimleri ve fikir adamlarını değersizleştir. onlara şüpheyle bakılmasını sağla, tâkî kimse onları dinlemesin.
Bir milleti yok etmenin en kestirme yolu
Değerlerini ve İnançlarını yok etmektir.
İtibarlı insanları zedeleyip değersizleştirmek ve itibarları ile oynamak.
Ne diye saygın insanları itibarsızlaştırmak istiyorsun?
Eline ne geçecek.
■ Allâh'ım bizleri millî ve mânevi ahlâki, ailevi, değerlerini bilen koruyan sâhip çıkan, ibâdet eden kullarından eyle.
■ Mutluluğunuz dâim olsun.
Eviniz sevgi, bereket, huzur dolsun.
■ Ailenizi ve İşinizi ihmal etmeyin.
■ Geç olsun ama Doğru olsun.
■ Zaman, Mekan, İmkan.
Dört Büyük Müezzin
1- Bilal-i Habeşi
2- Abdullah İbn Ümmü Mektum (ağma)
3- Sâ'del Karâzi
4- Ebû Mahzure
Hz Ömer Halîfe olmasaydım müezzin olurdum" buyurdu.
İbni Abbas'dan (r.a) rivâyetle:
Kim yedi sene, sevâbını Allâh'tan umârak müezzinlik yaparsa, Allah onun
Cehennem ateşinden beraatını yazar.
(Tirmizî, Salât, 38; İbni Mâce, Ezân, 5)
(3545. 6:47, Hadîs No: 8376)
Enes (r.a) rivâyet ediyor:
Kim ki bir sene bir ücret talep etmeden müezzinlik yaparsa, Kıyâmet günü çağırılır, Cennet'in kapısında bekler ve kendisine şöyle denilir: Dilediğin kimseye şefaat et.
(İbni Asakir'den >Hadîs No: 8379)
Sevgili Peygamber Efendimiz Hz Muhammed Mustafa (sas.): Müezzinler kıyâmet günü insanların en seçkinleri olacaktır,. buyurmuştur
(Müslim, Salât, 14)
Ezanı şerifi dinlemek ibâdettir.
Ezân okunurken konuşmamak lâzım.
Müezzinler kıyamette en yüksek makamda olacak. Müezzinin sesinin ulaştığı yer genişliğinde mârifete erişir. Kuru yaş; ne varsa ona şahitlik eder.
Her şey ona şâhid olacak.
(Hadis-i Şerif meâli)
Müezzin Ezan okumadan önce Duâ etmeli: Allâh'ım bu ezanı ben insanların kulaklarına duyuracağım: Sen Kalplerine indir.
Namazı sevdir. Hidâyet ver diye duâ etmeli.
Sizin en hayırlılarınız müezzinlik yapsın
En bilginleriniz de imamlık yapsın.
(Hâdis-Şerif)
İmamlık Rasulullâh'ın
Müezzinlik Hz Bilal-i Habeşinin Mesleğidir.
Her iki makamda önemlidir.
Her iki makamda da görev yapan'ın
Allah katında derecesi üstündür.
Bunun bilincinde, farkında olalım,
Görevimizi hakkıyla yapalım.
Allah, iyi ve yararlı işleri en güzel şekilde yapanları sever.
(Âl-i İmran Suresi, 148. Âyet)
Devlet terbiyesi alan memur,
İşini güzel yapar,
Severek yapar.
Vatanını en çok seven
Görevini en iyi yapandır.
(G.M.K.A)
Ne iş yaparsanız yapın iyi yapın ve ayrımcılık yapmayın herkese eşit yapın ki o para size helal olsun şifâ olsun.
Hangi mesleği seçersen seç ama
İşini en iyi şekilde Allah rızası için yap..
Allâh'ım! İşimi hayırlı eyle.
Benim için hayırlı olanı takdir eyle.
(Tirmîzi, Deâvet, 85)
Allah Teâlâ; Muttaki, gönlü zengin, kendi hâlinde işiyle ve ibâdetiyle uğraşan kulunu sever.
(Müslim, 11)
İşinize bakın, İşinizi güzel yapın.
Herkes bildiği işi yapsın.
Yaptığınız işi güzel yapın;
Allah işini güzel yapanları sever.
(Al-i İmrân Sûresi, 134. Âyet)
Kim Allah’a karşı gelmekten sakınırsa,
Allah ona işinde bir kolaylık verir.
(Talak Suresi, 4. Âyet)
İşini severek yapanlara selâm olsun.
Din görevlisi camiye gösterir vefâ,
365 gün, Günde 5 defâ
Rabbimize kul olmanın gereği olarak her birimiz öncelikle İslam’ı güzel yaşamakla mükellefiz. İslam’ı güzel yaşamak, Rabbimizi görüyormuşçasına bir hayat sürmektir.
Allah ve Resûlü’nün bize öğrettiği prensipleri içtenlikle kabul etmek ve tam bir teslimiyetle uygulamaya çalışmaktır. İnançta tevhidden, ibadette ihlastan, davranışlarda doğruluktan ve işte sağlamlıktan ödün vermemektir.
Nefsimize, heva ve hevesimize,
Şeytanın vesvesesine mağlup olmadan
dünya imtihanımızı tamamlamaktır.
Bil ki ibâdetin ruhu niyettir.
Güzel niyet ise ancak ihlâs ile mümkün olur. Senden daha büyük olan âriflere ihlâs gerekirse sana nasıl gerekmesin?
(Mevlânâ Halid Kuddise sırruhû)
Senin niyetin güzel olursa,
Allah (Celle Celâhu) seni her zaman
umduğuna kavuşturur, unutma
Niyetiniz ne kadar büyük olursa
Allâh'ın yardımı da o kadar büyük olur.
Müslüman, vaktini iyi değerlendirip en güzeli ortaya koymakla muhâtap kılınmıştır.
En güzeli ortaya koymak ise önce iyi niyetli olmaya sonra da işine ibâdet aşkıyla sarılmaya bağlıdır. Sorumluluk ve vicdan sâhibi her mümin, hayâtın her alanında adâleti ve samimiyeti gözetir. Hak ve hakikati, doğruluk ve dürüstlüğü kendine şiar edinir. Üstlendiği görevleri emânet olarak görür ve sadâkatle yerine getirir. En kısa sürede, en mükemmel biçimde ve en faydalı nitelikte işler ortaya koymak için çaba gösterir.
Herkes bildiği işi en güzel şekilde yapsın.
İşimizi iyi yapmak, hem Allah’a, hem de insanlara karşı sorumluluklarımızdandır. Görevlerimizi ihmal ettiğimizde ise Rabbimizin huzurunda bunun hesâbını vereceğimiz için aslında kendimizi aldatmış oluruz. Unutmayalım ki dünyâ ve âhirette başarıya ulaşacak olanlar, Allâh’ın sünnetine uyarak çalışan ve bütün tedbirleri aldıktan sonra sonucu Allah’a havale edenlerdir.
Îman edip dünyâ ve âhiret için yararlı işler yapanlar bilmelidirler ki, biz güzel iş yapanların ecrini aslâ zâyi etmeyiz.
بِسْمِ اللهِارَّحْمَنِ ارَّحِيم
رَبِّ اشْرَحْ لِي صَدْرِي وَيَسِّرْ ل۪ٓي اَمْر۪يۙ
وَاحْلُلْ عُقْدَةً مِنْ لِسَان۪يۙ يَفْقَهُوا قَوْل۪يۖ
وَاجْعَلْ ل۪ي وَز۪يرًا مِنْ اَهْل۪يۙ
Rabbim! Gönlüme ferahlık ver.”
İşimi bana kolaylaştır.
Dilimdeki tutukluğu çöz ki,
Sözümü iyi anlasınlar.
Bana ailemden birini yardımcı yap.
(Tâ-Hâ Sûresi, 25. 26. 27. 28. 29. Âyetler)
Hz Musa'nın Duâ'sı
Yaptığımız iş hem dünyalık, hem ahiretlik, kıymetini biliyor şükrediyorsak, görevimizi hakkıyla yapıyorsak ne güzel, ne mutlu bize.
İnsan, yaptıklarıyla, ya kazanır,
ya da kaybeder.
Biz sorumluluğumuzu biliyoruz ve farkındayız Ya Sen.
Allâh'ın seni ne kadar çok sevdiğini öğrenmek istiyorsan, ne işle meşgul olduğuna bak.
Din görevlileri insanlardan saygı değer görmüyor olabilir ama inanın Allah katında çok büyük değeri var. O güzel makâma Allâh her insanı nasip etmez çünkü Bizler seçilmiş insanlarız.
Düşünün 100 bin nüfuslu bir ilçede veyâ
100 Hâneli bir köyde Allah seni insanlara örnek ve önder yapmış bundan daha büyük nîmet var mı? Elhamdülillâh
Dünyâ işte Hâfız!
Dîne Havlayanlar da olacak,
Saygı duyanlar da!
(Derviş Celal Er Ruhâvi)
Peygamberimiz buyuruyor ki:
İslam dîni, samîmi mensupları az olacaktır.
Bu dava garip geldi garip gidiyor.
Bu davaya gönül veren gariplere Ne Mutlu!
(Hadîs-i Şerif)
İslam güzelde,
Müslümanlar bunun neresinde?
Her insan sevdiği mesleği yapmalı
Herkes işini güzel yapmalı,
İşi ile meşgul olmalı.
İşi ile ilgili konuşmalıdır.
İş, ehli olmayan kimseye verildiğinde kıyâmeti bekle.(Buhâri, Rikak, 35)
Güneş girmeyen eve doktor girer değil mi?
Peki vahiy girmeyen beyne ne girer:
HURAFE
Din hurefeleri yok etmezse
Hurâfeler dinî yok eder.
(Aliya İzzetbegoviç)
Dîninizi güzel öğreniniz,
Yoksa yaşadığınızı din zannedersiniz.
(H-Ş)
Bozuk yemek insanın midesini nasıl rahatsız ediyorsa. Bozuk bilgi, yanlış bilgide insanın aklını, zihnini kafasını bozar. rahatsız eder.
Yarım doktor insanı candan eder.
(Doktor değilsen bilgi verme)
Yarım hoca insanı îmandan eder.
(Dîni iyi bilmiyorsan fetvâ verme.
Fetvâ veriyorsan kaynak göster ki seni dinleyenler şüphe ile karşılamasın.
(Hacı Bayram-ı Veli ks)
Üzülerek ifâde ediyorum ki mâlesef toplumumuzda bu konuda çok uzman.
Sağlık ve Din konusunda kime soru sorarsan hemen fetva veriyor cevap veriyorlar.
(Yâni Hadlerini bilmiyorlar)
Aklımızı başımıza toplayalım dikkat edelim. Bunlar ciddi ve hassas işler.
Sağlık ve din konusunda fetvâ vermeyelim. Bin bilsende, Bir bilene danış.
Cinsel ve Dîne karşı vesvese çok bizim toplumumuzda. Şeytanın vesvesesi ile hareket etmeyin.
Aklınızı kirâya vermeyin.
Îmânınızı ve Aklınızı kimseye teslim etmeyin. Beyninizin başkaları tarafından kullanılmasına izin vermeyin..
Bâzen toplumumuzda hacılara hocalara sende şeytan tüyümü var diyorlar yok
Allâh'ın nuru var. bakmasını bilene.
İmamlığı bu mesleği yapacaksan
1- Söz sanatın iyi olacak.
2- Beden dilini iyi kullanacaksın.
3- Sabırlı olacaksın. İmam demek herşeye sabreden insan demektir, yoksa herkes imam olur.
Kendi hayellerini hayâta geçir.
Yoksa maaş karşılığı bir başkasının
Hayellerini gerçekleştirmek için çalışırsın...
Senin sâhip olduğun nîmetler başkasının hayalî ve duâsıdır. Şikayet etme.
Yapamıyorsan istifâ et veya işini değiştir.
Biz görevimizi seversek,
Severek yaparsak başarılı oluruz.
İşimiz vaktimizden çok.
(Hasan El Benna)
Dünyanın neresine gidersen git 3 tâne kötü düşünceli insan karşına çıkar. Bu gibi insanlar seni hayâta küstürmesin. Pireye kızıpta yorganı yakma. Yâni bunlara kızıpta hayata, insanlara küsme veyâ mesleğinden soğuma. Tam tersine görevini dahâ iyi yap. Ağızlarına mâzeme verme. İnsanlara karşı güler yüzlü, güzel sözlü ol. İnanın kazanan siz olursunuz. Meyve veren ağaç taşlanır.
İtibar 40 yılda kazanılır 1 günde kaybedilir.
Benim en büyük servetim itibarımdır...
23 yıllık görev tecrübeme dayanarak bu güzel bilgileri senin hizmetine sunuyorum.
İtibarsız insanlara itibar etme.
İtibar görmediğin yerde durma.
Sana itibar etmeyenlere sende itibar etme.
Dünyânın cenneti neresi efendim?
Sevildiğiniz, itibar edildiğiniz, önemsendiğiniz, insan yerine konulduğunuz yerdir. Sevilmediğiniz, insan yerine konulmadığınız yerde durmayın. Tebdil-i mekanda ferahlık huzur vardır.
İmamlık, ALLÂH'ı râzı etme makâmıdır.
Allah rızası için yapılmayan herşeyin sonu hüsrandır. Gayretinizi Allâh'ı memnun etmeye harcayın, İnsanları zâten memnun edemezsiniz.
Herkesin işine yaradığın kadar iyisindir bu hayatta. Millet seni beğense ne olacak, beğenmese ne olacak?
Kimsenin cenneti yokki seni cennete koysun. Sen cennetin sahibine bak.
Din görevlileri peygamber varisleridir.
Din görevlileri olarak
Toplumun dertleriyle dertlenelim
Sorunlarını dinleyip çözelim.
Namaz kılanlar söz ve davranışlarıyla insanlara örnek ve önder olsa toplum düzelir.
İnsanlara söz ve davranışlarımızla örnek ve önder olalım. Bu toplum da Allah, Kuran, Peygamber sevgisi kalbine, ruhuna inmemiş insanlar var hepimiz sorumluyuz.
Allah rızâsı için sorumluluğumuzu
yerine getirelim. köyümüzde mahallemizde yaşayan öksüz yetimlere, Dul, fakirlere, hasta yaşlı engelli kardeşlerimize maddî mânevi destek olalım. Kendimiz destek olamıyorsak, Başkalarından destek yardım talep edelim. Hayır yapmak isteyen insanlara öncü olalım, aracı olalım. Hayra iyiliğe vesile olan onu yapan gibidir.
İnsanların en hayırlısı insanlara faydalı olandır. İnsanlara faydası olmayanı ölülerden say gitsin.
(Hz Muhammed sav ve Hz Ali r.a)
Dînimiz ve Diyânetimiz iyilik yapmayı
tavsiye ediyor.
Allah iyilik edenleri sever.
(Ali- İmran Süresi, 134. Âyet)
Din görevlilerimiz milletimizin yüz akı.
Din görevlileri milletin kalbindeki yerinin ne kadar büyük olduğunu görüyoruz.
Biz hep diyoruz ya 'doğumundan ölümüne kadar milletimizin yanındayız', ölümünden sonra da yanındayız.
Onların ruhlarına okuduğumuz hatimlerden tuttuğunuz oruçlara yaptığımız dualara, yakınları için yapmış olduğumuz yardımlara kadar." "Kardeşlerimize destek olmaya, yardımcı olmaya çalışacağız. Allah hepinizden razı olsun. "İyilikte ve takvada yardımlaşınız. Kötülükte, günahta ve düşmanlıkta yardımlaşmayınız"
Mümin kardeşlerimizin halleriyle hallenebilmeyi, dertleriyle dertlenebilmeyi, acılarını acımız, sevinçlerini sevincimiz bilmeyi nasip eyle Allâh’ım."
Toplumda imam hep alan izlenimi imajı var.
Veren izlenimi olmalıyız.
Veren el alan elden üstündür.
İmam sorumlu,
Müezzin ise kendisine güvenilen kimsedir.
Allâh'ım imamlara muvaffakiyet ver.
Müzzinleride bağışla.
(Tirmizî, Salât, 39)
(Hadislerle İslâm, C,2 Sh. 199)
Bana sor memleketin hâlini,
Ben söyleyeyim,
Bir İmam Çünkü bilir Evleri,
Hâ bir de Hekim...
(Köse İmam Şiirinden)
(Hafız Mehmet Akif Ersoy)
Her nefis kendinden sorumludur.
Bir insanın hocası kendi vicdânıdır.
İtakatı bozuk, vurdum duymaz,
İmam olmaz. Müslüman olmaz.
Cami ve cami dışında ki sosyal görevimizi yapmazsak Allah'a Kur'ana, Peygamber'e Dînimize, Devletimize Milletimize Ailemize ve Kendimize en büyük zulümdür
Cenâbı hak bizi zulüme düşürmesin.
Câmiler ve Din görevlileri
gönüllere dokunan, sosyal insanlardır.
Din görevlileri rehberlik yapıyor,
İbâdet yapmak isteyen insanlara Biz rehberlik yapıyoruz.
Namaz kıldıracak kişi namazı kısa tutsun.
Hasta, yaşlı, engelli var. Acil işi olan var.H-Ş
Camii ve Din görevlisi ile
Tanışmaya geç kalmayalım.
İmam;
Ölü yıkayan değil, Diri yıkayan adamdır.!
İmamlar dirilirse ÜMMET dirilir.
İnsanlara yaptıkları işten dolayı
kendilerini değersiz hissettirmeyin.
Allah rızası için Din görevlilerine,
İmamlara karşı. Ön yargıyı bırakalım.
İmamlığı kötülüye kötülüye artık imamlığı yapamaz hâle getirmeyelim.
Din Adamına yapılan saygısızlık
Dîne yapılan saygısızlıktır.
Din adamına çamur atma,
Kendini bataklıkta bulursun.
Sonra helâk olursun.
Eceli gelen . Câmi duvarına .
Belânı başkasından bulursun inşaallah.
(Ata Sözü)
Caminin ve İmamın olmadığı yerde dinde yoktur"
Cami islam'ın sembolü ve simgesidir.
Bir dînin ibâdet hânesine ve peygamber vârisi
Din adamına sen hakâret yapamazsın.
Allâh'ın Kapısı Kapanmaz.
İslâmiyet güneş gibidir üflemekle sönmez...
Gündüz gibidir; göz yummakla gece olmaz.
Gözünü kapayan, yalnız kendine gece yapar.
Şu üç kişiye saygı, Allâh'a saygıdan gelir:
1. Yaşlı Müslüman'a saygı
2. Adâletli devlet büyüğüne saygı.
3. Din âlimine saygı.
İmamlara iyi davranalım.
Din görevlisine saygı gösteren kişiye,
Sen bana değil,
Dîne saygı gösteriyorsun demeliyiz.
Çok gıybet edenin.
Lüzumsuz konuşanın
Başı dertten kurtulmaz...
Lüzumsuz konuşan, Yılışık olan bir insanın
Sözünede, Sohbetinede itibar edilmez.
Şu ümmet için en çok korktuğum şey,
Dili ve sözleri ile âlim,
kalbi ile câhil olan kimsedir.
(Hz Ömer r.a)
Ne kadar çok okursan oku, bilgine yakışır bir şekilde davranmazsan bilgisizsindir; bilgisine göre davranmayan kimse, üzerine kitap yüklenmiş hayvandan farksızdır.
(Sadi-Şirazi)
Eşek derviş olmaz odun çekmekle tekkeye,
Deve hacı olmaz gidip gelmekle Mekke'ye
Söz var, söyleyene hayran olursun...
Söz var, sarf edene düşman olursun...
Söz var, her derde devâ edilir...
Söz var, mahşerde dava edilir!
Söz ola kese savaşı, Söz ola kestire başı.
Nerde ne söyleyeceğini bilmeyenin
söylediğininde, bildiğininde kıymeti yoktur.
Padişahın biri,
Başka bir Pâdişâha misafir gidiyor;)
Yemek yerken padişâhın sakalına pilav taneleri düşünce Vezîri Padişâhım güle bülbül konmuş. deyince Pâdişah da anlıyor ve sakalında ki pilav tânelerini alıyor.
(Teşbih; Güzel benzetme sanatı)
(Mecâzi mürsel denir;;))
(Buna ilmi siyâset denir,
İlmi siyâseti iyi bilmek gerekir.
İnsanların aleyhinde konuşmayalım
İnsanlarla yüz yüze konuşalım
Hiç bir dedi koduya mahal vermeyelim.
Her meselemizi konuşarak halledelim.
En iyi iletişim yüz yüze olan iletişimdir.
Hatalarımı başkalarına değil, Bana söyle; Çünkü onları düzeltecek olan başkaları değil, Benim.
Ey başkalarına ağlayan göz
Gel Birgün de otur da kendine ağla.
İnsanoğlu yaradana dönerse KULA benziyor. Yaradandan dönerse PULA benziyor.
Dünyâya tapana mahluk.
Allâh'a tapana da kul derler.
Nefsini yak KÜL ol.
Allâh'a dön KUL ol.
İyilik yap GÜL ol.
Odun yanar KÜL olur.
İnsan yanar KUL olur.
Işık Saçmak için yanmak gerek.
Hamdım, Çiğdim, Piştim, Yandım.
Allâh'ım bu dünyâ da yaktın beni
Âhirette yakma beni.
Pişmişin hâlinden anlar mı ham,
Sözü kısa kesmek lâzım vesselam.
Hocalar gece gündüz topluma hizmet ediyor. Hoca'nın mesâisi olmaz.
Hoca'nın emeklisi olmaz.
Hoca'nın rahmetlisi olur.
Emekli Olunmaz Rahmetli Olunur...
Emekli demek,
Yeni bir hayâta başlamak demektir.
Hacısına hocasına düşman olanlara
Hidâyet nasip et Allâhım.
Toplum olarak millet olarak hacısı hocası
Olmuşuz birbirimize düşman
Allâh'ım hepimizi et pişman...
Allâh'ım! Her hâlimizi ıslah eyle.
(İbn Mâce, Duâ, 2)
Peygamberimiz Buyuruyor ki,
Bu dâvânın çilesi benim,
Nîmeti ümmetimin olacak.
İslam garip geldi. Garip gidecek.(H-Ş)
Allâh'ım senin rızan için; İslam'a devletine milletine, hizmet eden herkesten razı ol.
Dünya dönüyorsa câmiye giden ağzı duâlı
üç beş kişinin yüzü suyu hürmetine dönüyor. Allâh'ım Diyânet câmiiâmızı ve camilerimizi cemaatsiz bırakmayan camii cemaatimizi ve ümmeti Muhammed'i
Makamı Mahmud'a Ulaştır.
Makâmı Mahmud Nedir?
Övülmüş Makam
En büyük şefâat makamıdır.
Peygamberler makâmı
Şefaatlerine nâil eyle bizleri yârabbi.
Gönenli Mehmet Efendi'nin bir duası:
Allah'tan gelene râzı olun ki,
Allah da sizden razı olsun.
Allâh'ım biz râzıyız senden,
Sen de razı ol bizden,
Hayırlar yaz başımıza,
İyileri çıkar karşımıza"
Allah'ım bizlere acımayan bizlere haksızlık eden zâlim merhâmetsiz insanları başımıza musallat etme. Zâlimlere fırsat verme.
(Hz Ömer)
Aşkınla tutuşan gönüller hürmetine,
Zikrinle coşan diller hürmetine,
Gözlerden akan yaşlar hürmetine,
Huzurunda eğilen başlar hürmetine;
Âhir ve âkıbetimizi hayreyle Allah’ım!
Niyet hayr âkıbet hayır.
Bize düşen iyi niyet ve samîmi gayret.
Yeni başlangıçlar için
Bismillahirrahmânirrahîm
Başarı varsa sizindir.
Noksanlık varsa benimdir.
Hiç bir başarı kalite tesâdüf değildir.
Gayret Kuldan Tevfik Başarı Allâh'tan'dır.
Ben Ben Olmak İçin Çok Bedeller Ödedim.
Allah Celle Celâhu Hepimizden Razı Olsun.
DİN GÖNÜLLÜLERİ HAFTASI,
TÜM İSLAM ÂLEMİ İÇİN
HAYIRLARA VESİLE OLSUN.
♥️EZAN DUÂSI♥️
Ezan duası okunuşu ve anlamı nedir?
Camilerde müezzin veya imam yapabilir.
Fakat genellikle cemaat kendisi okur.
Bu bakımdan ezberlemek çok sevaptır.
Ezan duası okumak sünnettir.
Âlimler, sahâbeler ezan duâsını okumayı tavsiye etmişlerdir. Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (Sallallahualeyhivesellem) bir hadisi şerifinde
Her kim ezan sesi işittiği zaman, müezzin ile berâber hafifçe okusa, her harfine bin sevap verilir, bin günahı af olur. buyurmuştur.
Bu bakımdan okumak çok sevaptır.
Ezan duasının dinî hükmü?
Ezandan sonra, Hz. Peygambere (s.a.s.)
Salavat getirmek sünnet; Vesile duasını yapmak menduptur. (İbn Âbidîn, Reddü’l-muhtâr, II, 67, 68; Cezîrî, el-Mezâhibü’l-erbe‘a, I, 283).
Bir hadis-i şerifte Hz. Peygamber (s.a.s.) şöyle buyurmuştur: “Ezânı işittiğiniz zaman, onun dediğini tekrarlayın. Sonra bana salât getirin. Çünkü gerçekten kim bana bir defa salât getirirse, Allah onu on rahmet ile anar. Sonra da benim için Allah’tan vesile isteyin. Çünkü vesile Cennet’te bir makamdır ki, ancak Allah’ın kullarından bir kula layık görülmüştür, umarım ki o kul ben olayım. Artık kim benim için Allah’tan vesile isterse, şefaatim ona helal olur.
(Müslim, Salât, 7; Tirmizî, Menâkıb, 1)
Konu ile ilgili olarak Buhârî’de yer alan rivayet şöyledir: “Her kim ezanı işittiğinde ardından;
EZAN Duâsı Arapça
اللَّهُمَّ رَبَّ هَذِهِ الدَّعْوَةِ التَّامَّةِ وَالصَّلاَةِ الْقَائِمَةِ
آتِ مُحَمَّدًا الْوَسِيلَةَ وَالْفَضِيلَةَ وَابْعَثْهُ مَقَامًا مَحْمُودًا الَّذِى وَعَدْتَه
Ezan Duâsı Türkçe
Allahumme Rabbe hazihi'd-da'veti't-tamme. Vesselatil kâimeh Âti Muhammedenil vesîlete
vel fazîlete ved-dereceter-refîah.
Veb ashu magâmem Mahmudenillezi veadteh. İnneke lâ tühlifü'l-mîâd
Ezan Duâ Anlamı:
Ey bu tam dâvetin ve kılınmak üzere olan bu namazın Rabbi olan Allah’ım! Muhammed’e vesileyi, fazileti ihsan et. Bir de kendisine va’d ettiğin Makam-ı Mahmûd’u verip oraya ulaştır) derse, kıyamet gününde benim şefaatim ona vâcib olur.
(Buhârî, Ezan, 8)
Bazı kaynaklarda, duanın sonuna “sen va’dinden dönmezsin.” ifadesi eklenmiştir
(Beyhakî, es-Sünenü’l-kübrâ, I, 603, 604)
Ezan bittiğinde onu duyanlar bu hadiste ifade edildiği şekilde dua ederler.
Ezan ile kamet arasında dua reddolunmaz. (Tirmizî, Salât, 46) hadisi gereği, vesile duasının ardından başka dualar da yapılabilir.
(Nevevî, el-Mecmû’, III, 118)
♥️ GAMET ♥️
Allâh'ü Ekber Allâh'ü Ekber
Allâh'ü Ekber Allâh'ü Ekber
Eşhedü Ellâ İlâhe İllâllâh
Eşhedü Ellâ İlâhe İllâllâh
Eşhedü Enne Muhammederrasûlullâh
Eşhedü Enne Muhammederrasûlullâh
Hayyâ Lessâlâh - Hayyâ Lessâlâh
(Haydi Namaza)
Hayyâ Lel felâh - Hayyâ Lel Felâh
(Haydi kurtuluşa Huzura, Mutluluğa)
Gad Gâmetissalâh - Gad Gâmetissalâh
Allâh'ü Ekber Allâh'ü Ekber
Lâ İlâhe İllâllâh.
İslamiyet'te ibadetin önemli bir parçası olan tesbih, Namaz ibâdetinden sonra Allah'ı zikretmek için kullanılır. Namazlardan sonra yapılan bu zikre, Tesbihat adı verilir.
Tesbih Duası nasıl okunur?
Namazlardan sonra "Allâhümme entesselâmü ve minkesselâm tebêrakte yâ zel celâli vel ikrâm." duası okunur.
ANLAMI: "Allah'ım! Sen kurtuluş merciisin.
Esenlik ve güvenlik sendedir.
Ey Azamet ve Kerem sahibi Allah'ım!
Senin şânın çok yücedir."
Alâ Rasûlinâ Muhammed'in salavât.
ANLAMI: Allâh'ım peygamberimiz Muhammed'e onun Ailesine ve sevenlerine rahmet ve selâm eyle.
Daha sonra: Subhânallâhivel hamdü lillâhi ve lâ ilâhe illellâhu vallâhu ekber. Ve lâ havle ve lâ guvvete illâ billâhil aliyyil azîm.
ANLAMI: Allah'ı bütün noksan sıfatlardan tanzih eder, kemal sıfatlarla muttasıf olduğunu kabul ederim. Bütün hamd ve şükürler Allah'adır. Allah'tan başka hiç bir ilah yoktur. İhtiyaçları gideren ve zararları yok eden yalnız yüce ve güçlü olan Allah'tır."
Ve Besmele Çekilerek Ayetel Kürsi okunur.
Ayetel Kürsi: Allahü lâ ilâhe illâ hüvel hayyül kayyûm. Lâ te'huzühû sinetün ve lâ nevm. Lehû mâ fis-semâvâti vemâ fil erd. Menzellezî yeşfeu indehû illâ biiznihi. ya'lemü mâ beyne eydîhim vemâ halfehüm velâ yühîtûne bişey'in min ilmihî illâ bimâ şâe vesia kürsiyyühüssemâvâti vel erd. Velâ yeûdühü hıfzuhumâ ve hüvel aliyyül azîm.
ANLAMI: "Allah, O'ndan başka ilah yoktur; O, hayydir, kayyumdur. Kendisine ne uyku gelir ne de uyuklama. Göklerde ve yerdekilerin hepsi o'nundur. İzni olmadan O'nun katında kim şefaat edebilir? O, kullarının yaptıklarını ve yapacaklarını bilir. (O'na hiçbir şey gizli kalmaz.) O'nun bildirdiklerinin dışında insanlar O'nun ilminden hiçbir şeyi tam olarak bilemezler. O'nun kürsüsü gökleri ve yeri içine alır, onları koruyup gözetmek kendisine zor gelmez. O, yücedir, büyüktür." Okuma bitince, "Sadakallahülazim" denir.
ANLAMI: "Azim olan Allah ne güzel
ne doğru söyledi.
Tesbih çekerken:
Kelime-i Tenzih:
33 kere: "SübhânAllâh" denir.
Anlamı: Allah noksan sıfatlardan uzaktır.
Günahları söküp atar.
Kelime-i Tahmid:
33 Kere "ELHAMDULİLLÂH"denir.
Anlamı: Hamd Allah'a'dır.
Her türlü nîmete şükür'dür.
Kelime-i Tekbir:
33 defâ "Allahü Ekber" denir.
Anlamı: Allah en büyüktür.
Kulun tövbesini Allahü Teâlâya
Lâyık hâle getirir.
Dua etmeden önce:
Lâ ilâhe illAllâhü vahdehû lâ şerîke leh.
Lehül mülkü ve lehül hamdü ve hüve alâ
külli şey'in kadîr"
اَللّٰھُمَّ احْشُرْنَا فِي زُمْرَةِ الصَّالِحِينَ
(Allâhümmehşürnâ fî zümretis sâlihîn" denir
ANLAMI: "Allah Teala'dan başka ilah yoktur, tek ilah sâdece odur, ortağı da yoktur. Bütün mülk ona âittir.
Bütün hamdü senâlar onadır.
Her şeye kâdirdir."Allâh'ım! Bizi mahşerde sâlihler topluluğu ile yargıla.
((Herkes kendi isteği şekilde,
Allah'u teâlâya duâ eder.))
NOT: سُبْحَانَ رَبِّيَ العَلِيِّ الأَعْلَى الوَهَّابِ
Sübhâne rabbiyel aliyyil a'lel vehhâb
ANLAMI: Çok bahşedenlerin en yücesi olan Rabb'im! Sen noksan sıfatlardan münezzehsin.
İYİLİĞE ADANMIŞ HAYATLAR
İyilik nedir? İnsanı mutlu etmektir.
İyiliğin lezzetini tatmış, almış insan bırakamaz. İyilik yapmaktan vazgeçemez.
İyilik hastalıktan daha bulaşıcıdır.
İyilik ve kötülük Hâbil ve Kâbilden beri hiç değişmedi. ARSIZ'lar güçlü olunca,
HAKLI'lar suçlu oluyor.
İnsan, insanlığını hatırlamalı ve kendini sorgulamalı. Kim ne ederse kendine eder. İyilik eden iyilik bulur.
Kötülük eden kötülük bulur.
Herkesin yaptığı kendi defterine yazılıyor.
Herkesin sevdigi, hobisi, yapınca mutlu olduğu huzur bulduğu bir şey vardır.
Benim de en sevdiğim HOBİM;)
Okumak, Araştırmak ve bu bilgileri insanlarla Paylaşmak... Bilgiler ve sevgiler paylaşıldıkça daha da çoğalır. VE
Öksüz, Yetim, Hasta, Yaşlı, Engelli, Dul, ihtiyaç sâhibi fakir ailelere Maddî ve Mânevi yardım destek olmak beni çok mutlu huzurlu ediyor. Her insana, Her müslümana tavsiye ediyorum. Karşılıksız vermek insanı almaktan çok daha mutlu eder. Bunun zevkini sevincini, mutluluğunu, huzurunu, mükâfâtını yaşamayan bilemez.
ALLAH (CELLE CELÂLUHÜ)
Beni hayır yolunda kullanıyor.
Elhamdulillâh.
Ben bana yakışanı yaptım.
Sende sana yakışanı yap YÂ RABBİ.
Dünya âhirette mükâfâtımı ver yârabbi.
Din Görevlisi,
Peygamber Vârisi Olarak:
Ben toplum hayâtına, insanlara hizmet etmeye, sosyal faaliyetlere son derece önem veren biriyim. İRŞAD faaliyetlerinde halkın içine karışmayı ve insanlara hizmeti
ön planda tutan bir anlayışa sâhibim.
Zikrin en mükemmeli, gizli olanıdır ve
rızkın en fazîletlisi, yetecek kadar olanıdır.
(Münâvî, Künûzu'l, Hakâîk. s. 67)
“BİR LOKMA, BİR HIRKA" yeter insana
(Yâni yediği ve giydiği yeter)
insanlara hizmet etmeyi, bütün bunları yaparken de kalben dâima Allah (cc) ile berâber olmayı Halka hizmet, Hakka hizmettir anlayışı içindeyim ve insan Allah Tealâ’nın rızasını istemekte, İhlas sâhibi olduğu, çirkin olan gösteriş ve desinlerden uzak bulunduğu zaman, ilâhî emirle mükellef olanlar arasında temâyüz eder ve şeref kazanır.
Aksi halde ilim, sâhibine vebal olur.
DUÂ: Yârabbi! Senin rızan için hizmet edenlerin gücünü artır. İyilik ve hayır yapanların sayısını çoğalt.
Yârabbi! Senin yardımın olmadan ben hiç birşey başaramam. Bana ve benim gibi bekleyenlere beklediklerini nasip et Allâhım.
NOT:
Lütfen Beğenip Paylaşalım,
Daha çok insana ulaşalım,
İnsanlara daha faydalı olalım.
Bu güzel bilgileri paylaş ki insanlar istifade etsin. Her güzel şey paylaştıkça daha güzel hâle gelir.
"Dünya Âhiret Aile Huzuru" eserim için.
Bu güzel bilgiler için: Köşe yazılarım için,
Duâ etmeyi unutmayın.
Emeğe saygı kutsaldır.
